Mengen'li Yakup Usta ilk Türk Aşçı olarak Topkapı Sarayına girmiş. Küçük adımlar büyük mesafelerin zeminin hazırlar. Elbette saraya aşçı olarak girmek çok büyük bir görevdi ancak o zamanlar Yakup Usta, memleketinin kaderini değiştirecek bir görev aldığını bilir miydi acaba ? Festivalde gördüğüm, Mengenlilerin değerlerinin farkında olduğu ve bunu gelecek nesillere aktarma çabasıydı...
Festival alanında, hemen girişte kocaman bir mutfak hazırlanmıştı. Taşfed (Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu) ve Mengen Aşçılar Federasyununun omuz omuza yürüttüğü yarışmalarda şefler ve katılımcılar 8 kategoride kıyasıya yarıştı. Süsleme, makarna, kuzu ana yemek, yöresel yemekler, Mengen yemekleri, balık, dünya mutfağı, türk mutfağı kategorilerinde çok heyecanlı yarışmalar oldu.
Benim kuzu sevdiğimi nereden duydularsa artık, kuzu ana yemek yarışmasında da jüri üyesi olarak görevim vardı. Kuzu Ana Yemek'te ''Kuzu Taç Pirzola'' birinciliği elde etti. Sunum ve lezzet olarak da çok başarılı olan tabak bütün jüri üyelerinin gönlünü çeldi. Bugün sizin için, bu nefis yemeğin tarifini anlattım. Özel misafirlerinize hazırlayıp bütün övgüleri toplayabilirsiniz. Tabii ki verdiğim tarif ölçüleri, ev mutfağında yapılacak miktarlara çevrilmiş. Zira şimdi 20 gr soğan dersek biraz tuhaf kaçacak.
Taşkapon (Türkiye Aşçılar ve Pastacılar Federasyonu) organizasyonuyla kurullan standlarda, 56 ilimizin öne çıkan lezzetleri hazırlanmıştı. Tam 56.000 porsiyon yemek veya tatlı dağıtıldı. Kütahya'dan Mercimekli Tosunum, Kırklareli'nden Kaçamak, Giresun'dan Samaksa lezzetleri tanıdık olsa da isimleriyle aklımda kalan çeşitlerden.
Sonradan aklıma takıldı, dışarıdan gelenler ve Mengen halkından katılanları minik bir kafa hesabı yapınca, bazılarımızın çook fazla yemek yediği sonucu çıkabilir. Sanki kim daha çok yiyecek yarışması yapılmış. ben ancak sohbet edip fotoğraf çektim. Bu konuda gerçekten çok masumum. Yiyebildiğim naçizane o elimdeki pişiydi. Artık yaptığım kaçamaktan dolayı
nasıl mutlu olduysam, muzip bir çocuk gibi gülmüşüm.
Standları gezerken Isparta'nın Kabune'sini tatmayı kafaya koymuştum ama yemek kısmet olmadı. Gelen misafirlerde o ne hızdı, o ne iştahtı aman Allah'ım. Şehirlerin tanıtımında festivallerin çok büyük önemi olduğunu düşünürüm. Halk kendi değerlerinin farkına varır. Bu festivalin mesleki, kültürel faydalarının yanısıra çok eğlenceli karelere sahne olması açısından sosyal faydası çok büyük.
Biz jüri masasında otururken gelip oradaki dergiyi ve poşeti almaya çalışan teyzemi de hiç unutmayacağım. Teyze bu dergi benim diyince, ''evladım ben bedavalaru, hediyelerü çok severün'' dedi. Artık sözün kahkahaya karıştığı nokta oldu benim için...
Dönerken Gölcük'te bir çay molası verelim dedik. O kadar serindi ki kaban giysen fazla gelmezdi. Geldiğimden beri hapşırıp burnumu çekiyorum. Dağ havası fena çarptı sanırım. Olsun iyi ki gitmişim. Bence hayat ,siz onu ne kadar renklendirirseniz o kadar güzel oluyor. Renkler elimizde var zaten. Yeterki gözünüzü kapatmayalım, görmeyi bilelim...
Kuzu Taç Pirzola:
Porsiyon: 2 kişilik
Malzemeler:
- Kuzu pirzola (2 tane 3'erli pirzola, parçalanmamış olacak)
- Taze baharatlar (kekik, biberiye)
- 1 kahve fincanı zeytinyağı
- 1 küçük kase aşurelik buğday (haşlanmış)
- Yarım demet kuşkonmaz
- Yarım kuru soğan
- 1 diş sarımsak
- Yarım tane sarı biber
- Yarım tane kırmızı biber
- Tereyağı
- Tuz
Yapılışı:
Pirzolaları bir akşam önceden sarımsak, taze baharatlar ve zeytinyağıyla beraber marine edin.
Pişireceğiniz zaman üçlü parça halinde olan pirzolaları tabağa serin. Düzgünce taç şeklinde sarın. Açılmaması için, kürdan yardımıyla tutturun.
Tavayı iyice ısıtın. Pirzolaları arkalı önlü sulandırmadan kızartın ve küçük bir fırın kabına alın. Diğer malzemeleri hazırlayana kadar sıcak fırında bekletin.
Pişireceğiniz zaman üçlü parça halinde olan pirzolaları tabağa serin. Düzgünce taç şeklinde sarın. Açılmaması için, kürdan yardımıyla tutturun.
Tavayı iyice ısıtın. Pirzolaları arkalı önlü sulandırmadan kızartın ve küçük bir fırın kabına alın. Diğer malzemeleri hazırlayana kadar sıcak fırında bekletin.
Kuşkonmazları 5 cm'lik parçalar halinde doğrayın. 2 yemek kaşığı zeytinyağıyla beraber, kızgın tavada iki dakika kadar soteleyin. Bir tabağa alın.
Sarı ve kırmızı biberi küçük küpler halinde doğrayın. Yapışmaz bir tavayı ocağa alın. Tereyağını ekleyip ısınmasını bekleyin. Biberleri yağda yakmadan hafif soteleyin. Üzerine haşlanmış buğdayları ekleyin. Tuz, karabiber ekleyin. 1-2 dakika soteleyin. Nar ekşisi ve pekmez ekleyin. Karıştırıp ocaktan alın.
Önce buğdaylı garnitürden servis yapın.
Üzerine sıcak halde fırında bekleyen pirzola tacı yerleştirin. Şefim tabağını ilik sos, taze yenilebilir çiçeklerle bile süslemişti. Siz de tabağınızı farklı sos ve garnitürlerle biraz daha süsleyip renklendirebilirsiniz. Artık o kısmı sizin hayal gücünüze kalmış...